14 Mart 2009 Cumartesi

Pardus-2009'u Beklerken

Vlamidir : Gidelim.

Estragon : Gidemeyiz

Vladimir : Neden?

Estragon : Godot'yu bekliyoruz

Hiç izleyecek fırsatı bulamasam da benim zamanımda Ankara Yeni Sahne'de (şimdilerde kapanmış sanırım) Devlet Tiyatrosu tarafından oynanan bir oyundu Godot'yu Beklerken. İzleyen bir arkadaşıma sorduğumda yorumu "Birini bekleyip duruyorlar" olmuştu.

"İki adam; Vladimir (Didi) ve Estragon (Gogo), cılız, çıplak bir ağacın altında, ıssız bir patikada Godot'yu beklemektedir. Godot'nun onlara randevu vermiş olduğunu düşünmemizde bir sakınca yoktur. Tartışırlar, küsüp barışırlar, intiharı düşünür, uyumaya çalışır, havuç yer, tavuk kemiği kemirirler. Sonra bir efendi (Pozzo), boynundaki ipini çektiği kölesiyle (Lucky) gelir. Pozzo, bir ara kör olur. Bir çocuk gelir ve Godot'nun 'bugün' gelemeyeceğini haber verir. Nitekim Godot, gelmez. Didi'yle Gogo beklemeye devam eder."

Ne zaman birini/birşeyi bekleme sürecine gelsem aklıma hep bu oyunun yorumu gelir. Sanırım beklenenin gelmeme korkusu olarak ifade edilebilir bir korkuyla yüzleşilir bazen. Vuslattır (Sevgiliye kavuşma) beklenen.

Pardus 2009'a Mart sonu gibi kavuşmayı beklerken, belirsiz bir zamana ertelendiğini duyduk. 2008'in yayınlanması ile ilgili süreçte Pardus kullanan arkadaşlar bu bekleme dönemini hatırlar gibi olmuşlardır. Her ne kadar çeşitli platformlarda bir kaç kez ifade etsem de bir fikrimi burada tekrar dile getirmek istiyorum.

"Sürümlere yıl adı vermeyelim"

2008 adı verilmiş bir sürümü herkes 2008 Ocak ayında yayınlanmış olarak ister. Temmuz ayında 2008 yayınlarsanız aradaki süreç bekleme sürecidir ve bekleyen süre uzadıkça bekleme arzusunu kaybedebilir. Hatta araba modelleri gibi "2009" modeli Eylül "2008" de ortaya sürülmesi kişilere zamanın önünde modern olma duygusu yaratır (Pazarlama hilesi) Bakınız: "Ayrılıklar küçük aşkları söndürür, büyükleri alevlendirir" konulu mahalle edebiyatı yaklaşımı. Elbet söz konusu ayrılık değil sadece geciken kavuşma.

Eğer 2008'in adı Pardus 1.2 olsaydı şimdi oturmuş Pardus 1.3'ü bekliyor olurduk. 2009'un yarısı geldi nerede bu sürüm demezdik. Çünkü isminde "2009" geçmediğinden psikolojik olarak belli sürelere bağlanmazdık.

"Bir çocuk gelir ve Godot'nun 'bugün' gelemeyeceğini haber verir. Nitekim Godot, gelmez." Bir gün bir blog girdisine "2009" bu yıla yetişmedi "2010"da yayınlanacak dersek, adını "Pardus 2009" tutarsak komik, "Pardus 2010" olarak güncellersek yaşanacak güven bunalımı.

Zamanında sürüm adları neden hayvan adı neden Latince tartışması çok yaşandı(Bu tartışma sık sık kabak tadı vermişti). Nedenleri ortaya konulmuştu, kabul edenler etmeyenler olmuştu. Benzer bir tartışmanın ateşleyicisi olmak istemem ama zaman sıkıntısı yaşanıyorsa, ki bu noktada geliştiricilerin işlerinin çok zor olduğunu kabul ederek ve onları takdir ederek, ana sürümlerin adlarının yıllar ile isimlendirilmemesi düşüncemi bir kez daha ifade ediyorum.

NOT: "Godot`yu Beklerken", 1969 Nobel Yazın Ödülünü kazanan ve 26 Aralık 1989`da seksen üç yaşında ölen "Samuel Beckett"in en önemli, dünyada en yaygın oyunudur. "Beckett"in kişileri, temelde, ödün vermez akılcı kişilerdir. İnsanlığın çekmek zorunda olduğu acıların da bilincinde olan bu kişiler, kendilerinin belirsiz bir süreyle içine atıldıkları yaşamda kim tarafından mahkum edildiklerini öğrenmek isterler. "Beckett"in kişileri oyun boyunca karar veremeden beklerler. "Godot"yu beklerler. Onların dünyaları, Vladimir`in oyunun sonlarına doğru dediği gibi, mutlu mu mutsuz mu olduklarını tam kestiremedikleri, içinde gizini çözemedikleri zaman ile cebelleştikleri, renksiz bir düş-karabasan ortamıdır. Aslında hepimiz, Estragon ve Vladimir`le birlikte aynı soruyu soruyoruz. Gerçekte çekip gitmek istiyoruz, ancak nereye gideceğiz? Bir şey bekliyoruz, hepimiz, ancak neyi beklediğimizin bilincinde miyiz? Bizi ne bekliyor, biliyor muyuz? (Arka Kapak)

3 yorum:

  1. "Pardus 2007" 2007 başında çıkmasaydı şimdi kimse nerede 2009 demezdi herhalde, "nasıl başladıysa öyle gitmesi gerekiyor" psikolojisi böyle bir şey herhalde :)

    Ancak gerçekte sorun şu ki; her sürüm için ayrı bir geliştirici ekibi yok, tek bir ekip hem eski sürümü yönetirken hem de yeni sürümü çıkarmak zorunda.

    Sürümlerin ismini ne yaparsanız yapın bu gerçeği değiştirmeyecek. Psikolojik etkisini de temiz havada yürüyüş yaparak atabilirsiniz :)

    YanıtlaSil
  2. Bugün yağmur bekleniyor, yürüyüşü yarına ertelesem

    YanıtlaSil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil